Merhaba arkadaşlar. Bugün sizlere yardım nafakasını anlatacağım. Daha önceki videolarımızda bahsetmiş olduğumuz yoksulluk, iştirak ve tedbir nafakalarının hepsi boşanma ile ilgili kavramlardı. Yardım Nafakasının ise, boşanma davası veya evlilik ile bir ilgisi yoktur. Bu nafaka, Bir kimsenin, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soy ve üst soyu ile kardeşlerine ödediği nafaka çeşididir.
Buradaki kilit kavram yoksulluktur. Ama, Yoksulluk kavramı mevzuatımızda tanımlanmamıştır. Fakat; Yeme, içme, giyinme, barınma, sağlık, eğitim gibi bireyin yaşamını sürdürmek ve geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanlar yoksul olarak kabul edilmektedir.
Bu nafakanın yasada sınırlı olarak gösterilen yakın hısımlar (yani alt soy, üst soy ve kardeşler) dışındaki akrabalardan, örneğin; amca, dayı, hala, teyzeden istenmesi mümkün değildir.
Yardım nafakası talep etme noktasında da bir sıra bulunmaktadır.
Buna göre, Yardım Nafakası mirastaki sıra takip edilerek talep edilebilir. Buna göre önce önce çocuklar, sonra da sırası ile torunlar ve torun çocukları sorumludurlar. Alt soyu bulunmayanlar için ilk sırada anne ve baba yer almaktadır. Anne ve baba sağ ise artık dedesinden talep edemez. Son olarak, bunlar da bulunmuyorsa bu durumda şartları varsa kardeşinden talep edebilir. Nafaka alacaklısının Alt Soydan nafaka talep etme hakkı var iken kardeşlerine de bu talep ile başvuramaz.
Kardeşlerin durumu biraz daha farklıdır. Şimdi bunu konuşalım.
Kardeşlerin birbirlerinden yardım nafakası isteyebilmesi, nafaka istenecek kardeşin «refah içinde» bulunması şartına bağlanmıştır. Yalnız burada Refah içinde bulunmak; çok varlıklı olup lüks içinde yaşamak biçiminde yorumlanmamalıdır. Davalı olan kardeşin mal ve gelirleri, yaşadığı yerde kendisi eşi ve çocuklarının temel gereksinimlerini karşılayabilecek durumun üzerindeyse ve sıkıntıya düşmeden yardım gücü bulunuyorsa kendisinden yardım nafakası istenebilecektir.
Nafaka istenecek kardeşin ana baba bir olması da zorunlu değildir. Ana veya baba bir kardeş olması yardım nafakası talep edebilmek için yeterlidir.
Davacı evli veya boşanmış ise önce eşine karşı nafaka (tedbir, yoksulluk) isteğinde bulunmalıdır. Eşinin durumu nafaka ödemeye uygun değil veya yoksulluk nafakası koşulları bulunmuyorsa (davacının ağır kusurlu olması nedeniyle boşanma davasında yoksulluk nafakası isteğinin reddedilmesi gibi) mirasçılıktaki sıraya göre yasada belirtilen hısımlardan yardım nafakası isteyebilir.
Yardım nafakasını ne zaman başlar bunun üzerinde kısaca duralım. Dava açıldı ve mahkemece de nafakanın şartları oluştuğu belirlendi ve hükmedildi. Nafaka, karar tarihinden değil dava tarihinden itibaren geçerli olur. Yardım nafakası da diğer nafakalarda olduğu gibi koşullar değiştiğinde istek olması halinde artırılmasına, azaltılmasına, kaldırılmasına karar verilebilir.
Şimdi de bana çok sık gelen soruları cevaplayarak biraz daha konunun üzerinde durmak istiyorum.
Hayıt kaybetmez. Çünkü mirastan çıkarma miras ile ilgilidir. Mirastan çıkarılma halinde nafaka yükümlülüğü kendiliğinden sona ermez. Yoksul durumda bulunan kişi, diğer şartları da varsa mirasçısından yardım nafakası isteyebilecektir.
Anne ve babanın nafaka yükümlüğü 18 yaşın dolması ile biter. Tabi buradan kastettiğimiz yardım nafakası değil, iştirak nafakasıdır. Ergin olan çocuk eğitimine devam ediyorsa, bu durumda nafaka talep etme hakkı devam eder. Artık talep edilen bu nafakasının adı yardım nafakasıdır. Üniversiteye hazırlanan çocuk da makul süre bu nafakayı isteyebilir. Yargıtay kararlarında Açık öğrenimde okuyan Öğrenciler yararına da geliri, mal varlığı bulunmuyorsa yardım nafakası verilebileceği kabul edilmiştir.
Burada önemli olan Aldığı yoksulluk nafakası miktarıdır. Aldığı nafaka kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmayan kişi de, yardım nafakası davası açabilir. Tabi bu durumda yardım nafakası miktarı belirlenirken davacının almakta olduğu yoksulluk nafakası miktarının da dikkate alınması zorunludur.
Evet önem taşır. Örneğin, mahkeme babasını döven ve ona hakaret eden çocuğun babası aleyhine açacağı davayı iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı bulduğu gerekçesiyle reddetmiştir.
Hayır yoktur. Koşulları varsa, nafaka alacaklısı dilediği zaman yardım nafakası davası açabilir. Daha önce dava açmamış olması sonuca etkili değildir. Bu davayı açmak herhangi bir süreye bağlı değildir.